Eve yeni bir bireyin gelmesiyle birlikte anne baba bu duruma alışmak için çok fazla çaba sarf eder. Bazen uyumakta güçlük geçer, bazen evdeki rutin işleri yapmakta sorunlar yaşar. Fakat anne ve babaların evin düzenini bir teraziye oturtma konusunda sorun yaşadığı bazı durumlar olabilir. Ve bu durumlarda çocuklar bazen sosyal uyaran eksikliği yaşayabiliyorlar.
Çocuklar yaklaşık 12 aylıkken adım atmaya başlar. 10-13. aylar arasında ilk sözcüklerini kullanır, 18.aydan sonra haftada 10 -20 sözcüğü kelime dağarcığına ekleyebilir. 3 yaşında ise dilin kullanımı için gerekli olan öğeleri kazanmış duruma gelir. Çocukların bu davranışları hızlı bir şekilde öğrenmesi ve uygulamaya başlaması normal bir yetişkinin öğrenme hızından kat kat fazladır.
Çocukların bu hızı taklit ve model alma yoluyla hızla gelişirken sosyal uyaran eksikliği olan çocuklarda bu durum yavaş görülmektedir.
Çocukların bir davranışı öğrenmesi için sadece onun karşısında bu davranışı göstermeniz bazen yeterli olur. Çocuk o anda yaptığınız davranışı ortaya çıkarmayabilir. Fakat hiç beklemediğiniz bir anda ve zamanda bu davranışı çocuk üzerinde görebilirsiniz.
Peki Uyarıcı nedir?
Uyarıcı çocuk için çevreden gelen her türlü tepki, davranış, ses, görüntü ve hareket olabilir. Bir bebeğin anne karnındaki yaşamın başlangıcından itibaren çevreden aldığı bütün uyaranlar çocuğun gelişiminde bir işaret bırakır. Annenin hamilelik döneminde yaşadığı olumlu ve olumsuz bütün durumları bebek hisseder ve gelişimi o yönde şekil alır. O nedenle çocuklar için uyarıcının ne denli önemli olduğunu ebeveynlerin bilmesi gerekmektedir.
Sosyal Uyaran Eksikliği;
- Çocuk çok fazla televizyon izlemek istiyorsa,
- Telefon veya tableti ile hiç bırakmadan videolar izliyorsa,
- İsmi ile seslendiğinizde bakmıyor ya da çok geç cevap veriyorsa,
- Sadece istediği zaman göz kontağı kuruyorsa,
- Yaşına göre konuşması yaşıtlarından çok fazla gerilik gösteriyorsa,
- İstediği nesneleri parmakla gösteriyorsa,
- Akranlarıyla aynı ortama girdiğinde uyum problemi yaşıyorsa ve
- Genel gelişiminde akranları ile arasında fark varsa
Çocuğunuzda bu gibi davranışlar gözlemliyorsanız:
Ne yapmalısınız?
Evde gün içerisinde televizyonun açık olduğu saatleri belirleyin. Televizyonunuz kaç saat açık kalıyor (çocuğun televizyonu izlemesi şart değil arkası dönük olsa dahi açık olarak hesaplanmalı). Evde televizyonun açık olduğu saatler en aza indirilmeli. İlk 2 yıl çocuklar hiç televizyon izlememeli, 6 yaşına kadar en fazla 1-2 saat televizyon izleyebilirler. Çocuğunuzun en sevdiği çizgi filmin saatini belirleyin. O saat gelmeden önce televizyonu açmamaya özen gösterin. Çizgi film bittikten hemen sonra televizyonun kapatılması için dikkatini dağıtmayı deneyin. Televizyon çocukların hayatında nasıl olmalı ile ilgili daha detaylı bilgi için BURADAN ulaşabilirsiniz.
Telefon ya da tablet üzerinden izlenen videolar için çocuğunuzun telefonu görmemesi ya da gördüğü zaman istediğine ulaşmaması için çözümler üretebilirsiniz. Çocuğunuzun dikkatini her zaman başka yöne çekmek için çözümler bulun. Bunlar parka gitmek, farklı ortamlara girmek olabilir, evde daha önce görmediği bir nesnenin üzerine dikkatinizi vererek onunda dikkatini yoğunlaştırmasını sağlayabilirsiniz.
İsmini sık sık tekrar edin. Çocuğunuzla sıklıkla konuşun. Birlikte vakit geçirin. Sözcük dağarcığının genişlemesi için geçirdiğiniz vakit içerisinde yaptığınız eylemleri anlatın. Raftan alacağınız bir bardağı alırken ‘su içmek için raftan bir bardak almam gerekiyor’ şeklinde konuşmalar başlatabilirsiniz.
Gün içerisinde bazı rutin işlerde yardım isteyin. Çocuklar bir işi yaparken başarma duygusunu tadarlar. Evi süpürürken çocuğunuzdan evin tozunu almasını isteyebilirsiniz.
Sizden bir eşya isterken parmakla gösteriyorsa bu eşyanın ismini söylemesi için onu teşvik edin. Ama ismini söylemeden kaşığı vermem şeklinde sert davranışlarda bulunmayın. Sabırlı olun ve ilk önce siz söyleyin. ‘evet annecim benden kaşığı istiyorsun. Al bakalım kaşığı’ şeklinde çocuğunuzun istediği eşyanın ismini söylemesi için cesaretlendirebilirsiniz.
3 yaştan önce çocuklar aynı ortamda bulunur fakat bağımsız şekilde oynarlar. 3 yaştan itibaren çocuklar birlikte oyun oynayabilirler. Sosyal uyaran eksikliği olan çocuklar yalnız oyun oynamak isteyebilirler. Sosyal uyum problemi yaşayabilirler. Bu gibi durumda sık sık parka ya da kendi yaşıtlarıyla oyun oynayabileceği ortamlarda bulunmasına özen gösterin. İlk başlarda sizin de çocuklar ile oynayarak çocuğunuzun akranlarına karşı güven oluşturmasına yardımcı olabilirsiniz. Oyunu sizin kurmaya başlamanız ile çocuğunuzun yavaş yavaş ortam içerisine girmeye başlamasıyla kendinizi hissettirmeden desteğiniz onu uzaktan izlemeye bırakabilir.
Çocuğunuzun evde en uzun yaptığı aktivite televizyon izleme olduğu için sizin çabalarınızla en aza indiği zaman çocuğunuzun bu aktivitesinin yerini doldurmanız gerekmektedir. Bu ilk başlarda zor olabilir fakat yaşıtlarını yakalaması ve yaşına uygun davranışları gerçekleştirebilmesi adına bu çok önemlidir. Bu nedenle evde çocuğunuz için farklı olan sanatsal etkinlikler, bilim içeren deney, gözlem etkinlikleri veya müzik ile ilgilenmesi televizyonun yerini doldurabilecek etkinlikleri hayatınıza entegre edebilirsiniz. Çocuğunuzun ilgi alanına yönelik sevebileceği sporlar keşfedebilirsiniz.
Ayrıca çocuğunuzun gelişimi hakkında anne/baba olarak en detaylı bilgi sizdedir. Bu nedenle çocuğunuzda hissettiğiniz bir durumu gözlemlemeli ve bilgiyi konunun uzmanlarından en doğru şekilde destek alarak çocuğunuza faydalı olabilirsiniz.
Uyaran Eksikliği-2 yazısını okuyarak destek alabileceğiniz uzmanlar hakkında bilgi edinebilirsiniz.
Çocuğunuzun gelişimi hakkında aklınıza takılan soru ya da sormak istediğiniz farklı konular için İLETİŞİM kısmından bana ulaşabilirsiniz.
Çocuk Gelişimci Beyza TOPRAK
[…] Sosyal uyaran eksikliği yazısından çok fazla soru aldığımız için ikinci bir yazı yazma gereksinimi hissettim. Aileler belirtilerin çocuklarında görüldüğünü düşündüklerinde ne yapacaklarını bilemiyorlar, bu süreçte yanlış yönlendirmeler ile karşılaşabiliyorlar. […]